Month: Ağustos 2008 (page 2 of 3)

Hem Baba hem Babaolmak.com Dandun’da

Daha önce haftanın blogu seçildiğimiz Televidyon programı Dandun’a bu sefer kanlı canlı konuk oldum. Çok önemli (!) açıklamalar yaptım… :) [Bu arada doğum kilolarını hala verememişim, ne olacak bu işin sonu bilmiyorum]

Garip İsimler Meselesi

şimdi… Kimsenin yavrusuna koyduğu isimlerle dalga geçmek gibi bir düşüncem yok ancak bir takım isimlerin garipliği de ortada… Hoş, “normal” isim diye “Zeynep” filan koyduğunuzda çocuğunuzun ismini de  okula başladığı zaman sınıftaki yedi Zeynep’ten biri olma riski var… :) Umudumuz tek isimli Zeynep olanın tek isminin kullanılacağı… (Ama belli olmaz Zeynep1, Zeynep2, Küçük Zeynep, Sarı Zeynep, Geveze Zeynep, Deli Zeynep filan da diyebilir öğretmenler… Zamanı geldiğinde göreceğiz.

Kızının ismini “Surya” koymak üzere olan bir arkadaşım var dolayısıyla kimseyi gücendirmeyeyim, Türkçe (!) “farklı” isimlere hiç bulaşmadan, çevresinden dolanıp aynı konudan devam edeyim…

Yabancı ünlülerin çocuklarına koyduğu “kötü” isimlerle ilgili bir yazıya denk geldim. (Kötü diyen ben değilim, aynen alıntıladım aslında) Bu yazıda en kötü 75 ismi listelemişler… Link vermeden önce bazılarını buraya alayım bizzat:

– Pilot Inspektor: Jason Lee’nin oğlu
– Moxie CrimeFighter ve Zoltan: Penn Jillette’in çocukları
– Kal-El Coppola: Nicholas Cage’in oğlu
– Audio Science: Shannyn Sossamon’un oğlu
– Sage Moonblood ve Seargeoh: Sylvester Stallone’nin kızı ve Sage) oğlu
– Indio Falconer: Robert Downey Jr.’ın oğlu
– Sistine Rose: Sylvester Stallone’nun kızı
– Mingus Lucien: Helena Bonham Carter’ın oğlu
– Thyme: Emma Thompson’ın kızı
– Apple Blythe Alison: Chris Martin (Coldplay) ve Gwyneth Paltrow’un kızı
– Elijah Bob Patricius Guggi Q ve Memphis Eve: U2’dan Bono’nun çocukları
– Blue Angel: Yine U2’dan The Edge’in kızı
– Hopper Jack: Sean Penn’in oğlu
– Tu: Rob Morrow’un kızı  (Zekice değil mi? “Tu Morrow”, zekice olduğu kadar salakça da korkarım ki)
-Rufus Tiger, Tiger Lily ve Lola Daisy: Efsanevi Queen’in davulcusu Roger Taylor’ın çocukları. Abinin kaplanlara ve çiçeklere karşı bir takıntısı olduğu gerçek.
– Moon Unit, Dweezil, Diva Thin Muffin ve Ahmet Emuukha Rodan – Frank Zappa’nın çocukları
– Indiana August: Casey Affleck’in oğlu
– Ever Gabo: Milla Jovovich’in kızı

Audio Science, Moxie Crimefighter, Pilot Inspektor, Moon Unit, Blue Angel ve Tu Marrow favorilerden… Sizinkileri de (Türkçe veya yabancı) yorumlara yazarsanız bir “enteresan isimler sözlüğü” oluşturabiliriz belki de…

Buyrunuz bu da orijinal yazının linki: When Celebrity Baby Naming Goes Bad

Bebeklerle Kamp Yapmak

Daha önce bu konudan biraz bahsetmiştim. Bir iki gün önce yabancı bir sitede de bu konuyla ilgili öneriler görünce bir kenara ayırmıştım. (Bu aralar hep gazete haberleri yayınladığımdan olsa gerek, bir kaç satır yazayım diye düşündüm) Malum günümüz şehir hayatında (özellikle büyükşehirleri kastediyorum) değil ufak tefek şehir dışı kaçamakları şehir içinde bile park bahçe ve yeşillik bulmak çok zor. (Ataşehir’de yaşamanın bir avantajı olarak cevremizde çocuk parkı ve yeşillik bulmak çok zor değil) Bebekleri betonlar arasından biraz olsun kurtarmak, biraz yeşillikle, çimenle, ağaç gövdeleriyle filan tanıştırmanın ilerde faydasını göreceimizi düşünüyorum. (Kızımız dünyayla tanışmaya ve keşfetmeye başladığı ilk zamanlarda ağaç gövdelerinden korkuyordu, sonra yavaş yavaş dokunmaya başladı, şimdi araları iyi)

İstanbul için yakın çevrede hafta sonu tatili (kamp olsun, pansiyon veya otel olsun) için en kolay alternatifler şile ve Ağva. Her iki belde de birer kamp yeri bellemiş olarak şile’de Karyat‘a veya daha da konfor arayışındaysak Ağva’da Woody-Ville‘İ tercih ediyoruz.

Çadır yerine Vosvos Karavanımızda kaldığımız için çadırcılara nazaran biraz daha rahatız açıkçası ancak güvenlik ve kondor olarak çok kat kat bir farklılık olmadığını da biliyoruz. (Çadırda da kalmışlığımız var en nihayetinde)

“Kampçılık” dedndiğinde internetteki kaynaklarda genelde çadırlı kampçılara yönelik tavsiyeler var bu arada. Bir kaç link vermeden önce tek önerebileceklerim şunlar:
– Sağlam ve çok koruma faktörlü güneş kremi. (Sadece velet için değil kendinize de)
– Arada içinde oyalansın diye taşıma imkanınız varsa park-yatak
– Sineklerden korunma için güvendiğiniz yöntemler
– Geceleri soğuk olabilir, hazırlıklı olmakta fayda var…

Tips for camping with your baby
(ingilizce)
Family camping hacks (ingilizce)

Bebekleri televizyonun önünden çekin

(Radikal, 23 Ağustos 2008)

Fransa’da üç yaş altının, bebek kanallarını izlememesi yönündeki yasağın ardından anne babaların kafasında aynı soru belirdi; bebek televizyonları yararlı mı, zararlı mı? Uzmanların görüşüyse ortak: Günde yarım saatten fazlası zarar… İdeali, kontrollü bir şekilde izletmek

Bankacı Evin Çetin Özgül, biri üç buçuk, diğeri iki aylık olan iki çocuk annesi. Özgül, çocuklarının; dil gelişimini ve yaratıcılığı desteklediği öne sürülerek pazarlanan ‘Dahi Bebek’ gibi DVD’lerle Baby TV, Baby First gibi bebek kanallarını belli sürelerle izlemesini tercih eden çok sayıda anneden biri. Önceki gün Fransa’dan gelen bir yasak kararıysa, çocuklarına bu kanalları izleten Çetin gibi pek çok anne ve babayı endişelere sokacak cinstendi.
Fransa’da Yüksek Görsel-İşitsel Konsey, bebeklere yönelik program yapan kanallara, üç yaşından küçük çocukların gelişimini olumsuz etkileyeceği gerekçesiyle yasak getirdi, anne babalardan çocuklarını bu kanallardan uzak tutmalarını istedi. Türkiye’de bebeklere yönelik Baby TV, Baby First, Bebeğim TV, Luli TV adlı dört kanal var.
Çoğu anne baba, çocuklarının gelişimine destek olmak için bu kanalları izletirken, sonucun tam tersi olması ihtimali var mı, diye görüştüğümüz uzmanlar, ortak bir noktaya dikkat çekti: “Bebek kanallarını yarım saatten fazla izletmek sakıncalı.”

Haberin tamamını okumak için lütfen tıklayın…

Bebeğe kitap okumak

(Perihan Mağden, Radikal, 21 Ağustos 2008)

Sonra kızımın çocukluk, esasında bebeklik kitaplarını, odasındaki raftan alıp içerlerdeki (gözden ve gönülden az biraz ırak) rafa yerleştirirken-
Hatırlamadan edemiyorsun, tabii ki.
Bazı kitapları 50 kez mi okumuşumdur; 150 kez mi kızıma?
O kitaplar çok önemli.
Ve de büyük bir eksik/gedik/güdüklük var O Alan’da. Okuma Öncesi Kitaplar alanında yani.
Kocaman kocaman resimleri olmalı. Zira kucağında, yanıbaşında filan oluyor bebeğin. Parmağınla göstererek resimlerini; okuyorsun, anlatıyorsun daha doğrusu.
Ben böyle yaptım: Okumadım, anlattım.
Daha karşılıklı/katılımcı bir ilişki kuruluyor böylece- bu biiir.
‘Ayakkabısı ne renk?’ ‘Kaç tane kuzu var?’ ‘O hayvana ne denir?’ ‘Kaçsın, gitsin mi?’ gibi sorularla bir nevi dil öğretmece.
Hayat göstermece.

Devamını buraya tıklayarak okuyabilirsiniz.
Çocuklar (ve bebekler) için kitap konusu gerçekten ilginç ve önemli… Bu konuda enteresan gelişmeler de var. Bu konuya babaolmak.com’da çok detaylı şekilde devam edeceğiz. Sürpriz haberlerle birlikte ;)  (Çok yakında)

Older posts Newer posts

© 2024 Baba Olmak

Theme by Anders NorenUp ↑