Month: Aralık 2013 (page 4 of 6)

Kafe Köşelerinde Çalışmak

Bazen; daha verimli çalışmak adına kendimi bir kafeye atıyorum. Tamamen yabancı bir ortamda; hiç dağılmadan saatlerce başımı bilgisayardan kaldırmadan çalıştığım oluyor. Her ne kadar çok verimli olsa da bilgisayarımı ya da eşyalarımı masada bırakıp yeni kahve almaya ya tuvalete gitmeye çekindiğim de oluyor. Bir insanın hayattaki en büyük çelişkisi bu olsa keşke…
Continue reading

Sıradan Bir Adam

Arkadaş ne zor işmiş bu “en sevdiğin şarkı” meselesi… Uzun uzun elemlerden sonra bile yüzlerce en sevdiğim şarkı çıkıyor. dolayısıyla ne sevdiğim şarkının sözlerine göre bir şeyler yamam mümkün olamıyor. Ne yapsam olmadı. Öte yandan daha bir kaç gün önce Z ile birlikte dinlediğimiz şarkılar listesine dair yazmıştım bir kaç satır. Bu yazıyla da ilgili şarkı sözlerinden yola çıkarak bir şeyler kurguladım ama aklımdakiler bile son 3-4 saatte yeni şarkılar hatırladıkça taklalar atıp durdu…
Continue reading

En Sevdiğim Mevsim mi?

En sevdiğim mevsim mi? Çok klişe ama ilkbahar sanırım. Ne oldu? 4 Temmuz sebebiyle yaz dememi mi bekliyordunuz? Yok yok baharı seviyorum. Sonbahar biraz daha fazla hüzün çağrıştırdığından baharlardan ilkbaharı seçiyorum. Yoksa ikisini de seviyorum. Ne sıcak, ne soğuk, uzlaşmacı aylar bahar ayları. Benim gibi. Uzlaşmacı… Ve kızımın da pek çok zaman olduğu gibi: Uzlaşmacı…
Continue reading

Müzik Dinlemekler

Mutfakta penceremin önünde duruyorum… Saat 22:22, Z. uyumuş; yarın telafi dersleri için okula gidecek. Kediler kendi hallerinde takılıyorlar. Evet bir değil iki kediler bu aralar; bizim paşaya bir kız arkadaş bulduk, dün geceden beri flört halindeler, öyle çok yumuşak bir flört değil ama çok kavgalı da değil, 2-3 güne kaynaşırlar diye umuyoruz… Mutfak darma duman; tam bir tembellik akşamı yaşadık. Tost yedik. Arada böyle kaçamaklar yapmak lazım. sadece tost yedik ve mutfak yine dağıldı evet. Blog yazımı yazmam lazım gün bitmeden. Ihlamurum hazır. Şöyle bir akşamı düşünüyorum. Tost yerken müzik dinledik. Güzel müzikler.
Continue reading

Kabuslarla Baş Etmek

Ben rüya görmem. Daha doğrusu elbette görürüm de; uyanınca hatırlamam. En kanlı canlı olanı bile mahmurken hatırlasam da uykum biraz açılınca hatırlamaz olurum. (Oysa Z., uykusunda güler, hatta konuşur bile bazen…) (Daha da ilginci uykusunda esner ki bu beni çok eğlendiriyor; neyse.) Kabus da pek sık görmem; gördüğümde de bir an uyanır, yatağımda olduğumu, daha kalkma saatinin de gelmediğini anlayıp rahatladığımda hemen gerisingeri uykuya dalarım. Kabusları da hatırlamam. Uykusundan çığlık çığlığa, bağırarak uyunanlar beni çok şaşırtmıştır. (Çok fazla öyle tanıdığım da yok; tamamen atıyorum, tek bir tane filan)
Continue reading

Older posts Newer posts

© 2024 Baba Olmak

Theme by Anders NorenUp ↑