Tag: ana okulu (page 1 of 2)

Ana Okulu Seçimi

Bu konuda; anaokulu seçimi konusunda yani çok tuzu kuru durumdayım. Öyle böyle değil. Büyük bir şans eseri (belki de şans demek yanlış olur bunun adına ya) tam okul seçmek, araştırmak evresinde çok güzel insanlarla tanışıverdik; çok hızla bir parçası olduğumuz bir oluşumla Türkiye’nin ilk veli inisiyatifi ana okulunu kurduk.

Bir gün bile gözümüz arkada kalmadı. Bir takım eksikler, amatörlükler olsa da gözümüz hiç arkada kalmadı; eğitim ile ilgili kısımları profesyonellere devretmiş olarak elimiz, gözümüz diğer tüm ihtiyaçların ve işlerin üzerinde oldu ve standartların çok üzerinde bir okulu ister istemez kendimizden çok vererek hayata geçirdik.
Continue reading

Okul Meselesi

Ve evet… Beklenen gün geldi, kaçınılmaz olandan kaçınılamadı ve okul arayışlarımız resmi olarak başladı. Ana sınıfına başlama zamanında durumu çok güzel kotarıp da veli inisiyatifi bir montessori okulu girişiminde yer alarak ana okulu problemimizi daha en başından olabilecek en şahane şekilde halletmemize rağmen önünde sonunda ilkokul meselesi sonunda karşımıza çıkıverdi.
Continue reading

Mim: Ana Okulu, Çocuk Evi, Kreş, Gündüz Bakım Evi…

Kitubi.com‘dan (Ya da Nurturia‘dan) Damla beni de mimlemişti… Günler geçti… Sonunda vakit buldum… Ana okulu konusunda işini şansa bırakmayıp Montessori Okulu Veli İnisiyatifi içinde yer aldığımı(zı) biliyorsunuzdur. O yüzden  soruların cevapları biraz farklı olabilir. Veli inisiyatifi montessori okulumuzun adı Küçük Kara Balık Çocuk Evi oldu bu arada… İlgilenenlere de duyurmuş olayım; soruları cevaplayayım:

Continue reading

Okuldan Mektup Geldi

Aslında bu mektup kızımıza geldi. Bu hafta sonu yapılan ilk veli toplantısında elimize geçti. Zaten ona hitaben başlıyor sonrasında onunla ilgili bize bilgiler vermeye dönüyor. (Mektubu -biraz kişisel haklar ve gizlilik ilkeleri ihlali olsa da- burada yayımlayacağım. Hem dijital ortamda saklamak adına hem de bu mektubu heyecanla bekleyen teyze, amca, dede, anneanne, babanneler filan olduğunu bildiğimden)

Bir grup veli olarak kurduğumuz “Küçük Kara Balık Çocuk Evi – Veli İnisiyatifi Bir Montessori Okulu”nun ilk ayının tamamlanmasıyla ilk veli toplantısına gittik. (Ben maalesef şehir dışında olduğum için gidemedim) (Ve evet, okulumuzun adı da kesinleşti: Küçük Kara Balık)

Okul ve okula alışmakla ilgili başka yazılar yazacağım kısa zaman içinde; asıl konumuz olan mektuba dönelim:

Sevgili Z.

Bu mektubu sen henüz okuyamadığın için senin yerine anne-babana yazıyoruz. Senzaten okulda neler olup bittiğini kendin yaşıyorsun. Annenle baban da bunları çok merak ediyorlar. Bu nedenle izninle onlara seninle yaşadıklarımızın bazılarını anlatmak istiyoruz.

Biz seninle tanıştığımız için çok mutluyuz. Ama sen belki de seni evinden ayırdığımızı ve başka bir çok Zeynep’le birlikte olmak zorunda bıraktığımızı düşünerek hala bize kızgınsın. Ama biliyor musun bu nasıl olsa bir gün başına gelecekti.

Biz senin tüm ihtiyaçlarını giderebileceğin bir ortam hazırladık. Buradaki çalışmalar senin zihinsel ve bedensel gelişimini destekleyecek şekilde hazırlandı. Sen de zaten bunların bir kısmını severek kullanıyorsun.

Başlangıçta genel olarak tercihin mutfak ve spor alanıydı ama giderek başka çalışmalara da ilgi duymaya başlaman bizleri sevindiriyor.

Grup oyunları ve fröbel malzemeleri ya da yapı bloklarıyla çok uzun zaman oyunlar kurabiliyorsun. Bunların hepsi bizleri mutlu ediyor. Şimdi de anne-babana dönelim, onlara seninle ilgili neler gözlemledik, neler planladık anlatalım.

Z.’nin Sevgili Anne ve Babası,

Z.ile yaptığımız tekli ve küçük grup çalışmalarında ve sonrasındaki çalışmalarımızda onun ifade ve anlamada dil gelişiminin çok iyi bir düzeyde olduğunu gördük. Ayrıca renkler ve kavramlar konusunda da çok gelişmiş durumda. Kalem tutmayı gerektiren ince motor gelişimi, parmak kasları ve el bileği hareketliliği yaşı gereği tam oturmuş durumda değil. Boyama ve karalamada oldukça iyi. Bu nedenle bunları geliştirecek çalışmalar yapıyoruz. Rakamları 3’e kadar doğru tanıyor ama daha ileri kadar sayabiliyor. Kavramlar ve renkleri biliyor.

Z’nin çalışma süresi oldukça değişken. Ancak kendi seçtiği materyallerle tekrar yapmaktan hoşlanıyor. Bunlarda yapı blokları ya da kısmen kaşıklama çalışmaları. Yaptığı işe odaklanması da buna göre oluyor. Açık havayı ve bitkilerle ilgilenmeyi seviyor ama onları korumayı henüz içselleştirmemiş. Görsel algılaması ve ve belleği oldukça iyi.
Arkadaşlarını kendisi belirliyor, girdiği gruplarda diğerlerine fark ettirmeden liderliği üstleniyor. Başkalarına zarar vermek dışında hiçbir şeyi yapması engellenmediği halde birazcık gizli işler yapmayı seviyor.

Kasım ayı içerisinde Z’yle Günlük Yaşam Becerileri alıştırmalarından; kaşıklama ve dökme çalışmaları, mendil katlama, el yıkama, masa yüzeyi süpürme, sessizlik oyunu, çizgi üzerinde yürüme çalışmaları, Duyu maeryallerinden; silindir blokları, renk tabletleriye tonlama, dokunma tabletleriyle işleme, geometri çekmeceleri ile yüzeylerin adlandırıması çalışmaları planlandı.

Bu çalışmaları Z’ye teklif edeceğiz ama onu zorlamayacağız. O istediği zaman bunları da yaşamına yerleştirerek duyularını hassaslaştıracak ve biz onun öğrenmeye karşı ilgisini, sevgisini destekleyeceğiz.

Sevgilerimizle,
Emel Çakıroğlu Wilbrandt – Montessori Öğretmeni
7 Kasım 2010

Her Sabah Yeni Bir Macera

Evet elbette ki kendime kızıyorum, değil iki hafta, ilk haftanın sonunda yazmam gereken bir yazı olmalıydı bu, hatta belki de her günün sonunda. Öte yandan okulun ilk günü Z’yi okula bırakıp yarım gün o civarda kaldıktan sonra şehir dışına çıkmak zorundaydım ve haftanın son günü döndüm, hiç değilse haftanın son günü servisi ben karşılayıp Z’yi aldım diye kendimi avuttum.
Older posts

© 2024 Baba Olmak

Theme by Anders NorenUp ↑