Author: Özgür (page 128 of 130)

Kendi göbekbağıyla hayata döndü

AA – CHICAGO – Kan kanserine yakalanan altı yaşındaki kız çocuğu, kendi göbekbağından elde edilen kanın nakledilmesi yoluyla hastalıktan kurtuldu. ‘Pediatrics’ dergisinin haberine göre, Illinois’deki bir hastanede üç yıl önce kendi göbekbağından elde edilen kanın nakledildiği kanserli çocuğun hayatı kurtuldu. Uzmanlar, ilk kez bir kişinin lösemiye yakalanıp da kendi kendine verici olduğuna dikkat çekti. Kimliği açıklanmayan kız çocuğuna 2003 yılında kan kanseri teşhisi konmuş, hasta ilaç tedavisine cevap vermiş ancak on ay sonra kanser nüksedince tekrar ilaç tedavisi uygulanmıştı. Kanserin yine nüksedebileceğini düşünen uzmanlar, kan nakli yapmaya karar verdi. Ailede uygun verici bulunamayınca çocuğun doğumdan sonra dondurularak muhafaza edilen göbekbağından yararlanıldı.

Kaynak: Radikal Gazetesi, 6 Ocak 2007

Çocuk koltuklarına dikkat!

AP – YONKERS – Consumer Reports dergisinin testi, arabada kullanılan çocuk koltuklarının saatte 56 km. hızda giderken meydana gelen kazada bile işe yaramadığını ortaya koydu. Dergi, testi uyguladığı 12 araba koltuğundan sadece ikisini tavsiye edebileceğini belirtti, en kötü sonuç aldıkları Evenflo Discovery’nin zorunlu onarım için üretici tarafından geri istenmesini talep etti. Evenflo’ysa Consumer Reports’u kendilerinden bilgi almamakla suçladı.
Ulusal Otoyol Trafik Güvenlik Kurumu’ndan Nicole Nason “Müşterilerin çocuklarını kucaklarında tutmanın koltuğa koymaktan daha güvenli olduğunu düşünmelerini istemeyiz” dedi. En güvenilirden en tehlikelisine koltuklar şöyle sıralandı: Baby Trend Flex-Loc, Graco SnugRide, Chicco KeyFit, Peg Perego Primo Viaggio SIP, Compass I410, Evenflo Embrace, Britax Companion, Graco SafeSeat, Safety 1st Designer, Combi Centre ST. Kesinlikle önerilmeyen çocuk koltukları ise Evenflo Discovery ve Eddie Bauer Comfort.

Kaynak: Radikal Gazetesi, 6 Ocak 2007

“Babalık” Beyinde Değişimlere Yol Açıyor (Eğer maymunsanız)

Yazıyı bugün yolladı Deniz: “Changing connections:Fatherhood alters the structure of your brain—if you are a marmoset” The Economist dergisinden, 24 Ağustos 2006 tarihini taşıyor.

Bilim adamlarının afrikalı maymunlar üzerinde yapmakta olduğu çalışmalar, çocuk sahibi olmanın babalar üzerinde fiziksel değişime yol açmadığı yanılgısını çürütmek üzereymiş. Çocuk olmanın babaların beyinlerini de fizisel olrak etkilediği gözlemlenmiş. Çozuk sahibi olmanın, dişilerin beyinlerine -çoğu pozitif anlamda- etkileri olduğu uzun zamandır bilinmesine rağmen, yakın zamanlı çalışmalara göre baba olan maymunların beyinlerinde, diğerlerine göre daha fazla aktivite saptanmış. (Fare erkeklerin yavrularını yediği düşünülürse; maymunlardaki tabii ki bambaşka bir durum) Maymunlarla ilgili yapılan araştırmalara göre, yavruların özellikle ilk üç ayında babaların çok aktif olduğu, hatta bebeği kucakta taşıma ıoranlarının annelere göre daha fazla olduğu; sadece bebeğin beslenmesi gerektiğinde yavruyu anneye uzatan babalar olduğu saptanmış…

Çok uzatmayayım; yazının tamamını şurada okuyabilirsiniz; isterseniz daha detaylı da araştırabilirsiniz. Buyrun: Changing Connections

Metallica Toddler…

Metallica ToddlerÖzel olarak planlanmış bir şey olmasa da ister istemez bu şekilde ceryan etti. Veledimize aldığım ilk kıyafet yanda fotoğrafı görülen tulum (veya body) (ingilizcede toddler diye geçen zımbırtı) oldu.

Metallica.com ‘dan kendime t-shirt alırken (Yıl sonu indirimini beklediğinize çok ucuza kapıyorsunuz t-hirt meselesini – üstelik artık sadece siyah değil, başka renklerde de t-shirt bulunuyor) iki tane de fasulyeye aldım. Sanırım “christmas” arefesi oluşundan, çok da kısa sürede geldi. Yandaki fotoğrafta çok net hisedilemese de inanılmaz komik aslında ürünün kendisi. Gerçek boyutu ancak elle tutulunca anlaşılıyor.

Bu arada; “neden bebeklere sadece beyaz body veya tulum yapılır ki” sorunsalına da bir çözüm kendisi. Mis gibi siyah… Baba-oğul / baba-kız giyeceğiz artık… :) (Bunun bir sonraki adımı “Metallica Lullabies; ondan da daha sonra bahsedeyim…)

Göbek Meselesi

Deniz’in hamileliğini duyan herkesin ilk tepkilerinden biri karnına bakıp “Aaa… Hiç belli olmuyor” demekti. (Aslında biraz daha detaya inip cinsiyetçi bir şekilde olayı analiz edecek olursak, kadınlar genelde “Kaç haftalık? Aaa.. Hiç belli olmuyor!” derken, erkekler genelde… “Aa… Hiç belli olmuyor? Cinsiyeti belli mi?” cümlesiyle yanıt veriyorlardı.

Diyeceğim o ki… (Başlığa geri dönüyorum) Son 2-3 gündür, ikimizin de anlamadığı şekilde, birdenbire Deniz’in karnı belli olmaya başladı. Hele de üstünde kıyafet yokken, bariz bir şekilde, anormal bir çıkıntı var artık karnında. (Sanırım, kilo almadan önce bebek efendi geliştğinde ve ortaya çıktığında, özellikle de en başta, vücut yapısının içinde kaybolamıyor çıkıntı)

Tabi bu arada karnın belli olmasından çok önce göğüsler “Geliyoruz biz!!!” demeye başlamışlardı. (Bu hızla giderse Pamela Anderson Deniz’in yanında halt edecek) şimdi “Pamelaların” yanına bir de büyüyen karın eklendi. Yani, neymiş? Eksikler hergün biraz daha tamamlanıyormuş… :)

Takvimimize bakacak olursak; bugün 11 hafta 5 gün’deyiz. Dolayısıyla hem 11 hafta hem de 12 hafta’dan bazı gelişmeleri alıntılıyorum:

11 Hafta:
– Yaratığımızın adı artım “embriyo” değil, artık bir “fetus”umuz var. 
– Gebeliğin en kritik dönemi ona ermiş bulunuyor,
– Velet 3 santim civarında, beyni hızla gelişiyor ve boyutunun yaklaşık yarısını kafası oluşturuyor. (Koca kafa sendromu)
– Gözler kapalı ve iris oluşmaya başlıyor
– Böbrekler çalışıyor ve idrar üretimi başlamış… (Yani veled içeri işiyor sanıyorum?) (Not alınacak, Sedat Bey’e sorulacak)
– Rahim, greyfurt büyüklüğüne ulaşmış

12.Hafta:
– Diş etlerinde 20 dişin yeri belli olmuş
– Sestelleri oluşumunu tamamlamış. (İçerde şarkı söyleyebilir yakında)
– Her iki cinste de dış genital organlar oluşmuş. (Dikkatli bakılabildiğinde ciniyet belli yani aslında… Hadi bakalım…)(Büyükbaba ısrarla kız istiyor ama bu saatten sonra değişiklik mümkün olur mu pek sanmıyorum)
– El ve ayakta tırnaklar uzamaya başlamış.
– Sinir sisteminin olgunlaşmasıyla refleksler gelişmeye başlamış.
– Bazı kemikler sertleşmeye başlamış…

Durum böyle… Velet daha parmak kadar bile değil, ama ses telleri, tırnakları, kıl kökleri filan var… Mucizeye şahit oluyoruz. :)

Older posts Newer posts

© 2024 Baba Olmak

Theme by Anders NorenUp ↑