Merhaba;Gündüz ofiste Z. de olunca mail yazmak geceye kaldı…

17’si Pazar sinemada dondurma yedi; dondurma yediği için arada mısır almayınca yan koltuktaki kızın mısırına dadandı. Önce medeni bir şekilde tanıştı. Tüm ikinci yarı kızın mısırını birlikte yediler.

Akşam da ciddi bir yemek yemedik. Ceviz, fındık, yaban mersini ve yeşil elma + yarım bardak süt’ten oluşan kombo yetti ona. Birlikte aldığınız yoğurtardan da açtı ama yemedi. Sabah yemesi sözüyle dolaba kaldırıldı.

Hiç sorunsuz dişlerini fırçaladı, kolayca yatağa gittik. Bir şekilde yukarı yatmıyor. Hatta ne kadar farkında bilmiyorum ama bilinçaltı söyletiyor olabilir: Bazen A. üstte yatar ben altta; bazen de değişiklik yaparız ben altta yatarım A. üstte yatar” diyor. Bu konuyu A’nın bizde kalması çözecek görünüşe göre. :) Yine birlikte altta yattık. 2 masaldan sonra uykuya dalamayınca “ben annemin evine gitmek istiyorum” diye mızırdandı. 3-4 dakikada sakinleşti; 21.30’da yatmış olsak da 22.38’de uyudu. 23.30 gibi çiş için uyandı; yatmadan hemen önce iki kere yapmıştı oysa. Bir sonraki uyanışı 6.30’da yanıma gelmek için oldu.

Okula sorunsuz gitti; hatta benden önce hazırdı. Şarkı söyleyerek çıktı evden. Yoğurdu yine yemedi. Sabah da hiç itirazsız dişlerini fırçaladı, “Z. dişlerini hiç fırçalamadı diyerek annemi kandıralım olur mu” diye de plan yaptı.

Pazartesi akşamı katakulliyle gaza gelip yoğurdunu yedi okul dönüşü. (Okulda hiç çalışma yapmadığından sadece sallandığından bahsetti bu arada) Akşam yemeği menüsü: Ispanak; teriyaki soslu tavuk ve yeşil-turuncu salata ile süzme yoğuttu. Hepsinden yemeye hevesli olsa da bol yoğurtlu ıspanağını büyük iştahla yedi; tavuğu geri çevirdi. Oldukça fazla salata yediği gibi “susuz yoğurt”tan da 3-4 çatal yedi. Hoşuna da gitti. M. ve B. gelince devam etmedi. “Ispanağı çok koymuşsun, bana sormadan koydun, napalım” dedi. Haklıydı.

B.’nin getirdiği Edirne kurabiyelerinden yemeyi ihmal etmedi. M.’nin önerisiyle birlikte yatmaya gittiler, 21.15 gibi kolaylıkla uyudu.

Sabah 6 gibi yanıma geldi. Saatim 7.00 ve 7.30’a kuruluydu. Kalksam da baktım onun kalkmaya niyeti yok az daha yatalım derken 8:30’da uyandık ancak. Seni ben götüreyim okula deyince “hayır servisle gitmek istiyorum” inadı yaptı. Benle işe gelmeye de zor ikna oldu. En ufak fikir ayrılığında artık otomatikman “Bir daha senin evinde kalmayacağım” moduna geçiyor. İşe yaramadığını görünce hemen vazgeçiyor ama yine de her çatışmada şansını bir kere deniyor. (Sen de gördün akşam üstü) “aptal” ve “pipi”yi ağır küfürler olarak bellemiş; yine her türlü anlaşmazlıkta “aptal baba” “pipi baba” “dediğimi yapacaksın pipi baba” moduna giriyor. Sabah benle birlikte bir bütün haşlanmış yumurta yedi. İşe giderken de bir küçük muz.
Ofise kadar çok keyifle gelmesine rağmen; bir anda baş gösteren utanma kriziyle içeri girmedi. Hatta geri dönmeye kalktı. Ancak kucağımda ve yüzü kapalı üst kata çıkarabildim. S’yi görünce açıldı. 2 saatte ancak alt kata inebilir oldu.
Öğlen bizim ordaki esnaf lokantasında bol şehriyeli ve tavuk parçacıklı tavuk suyu çorba içti bol limon sıkarak ve inanılmaz iştahla yedi. Dibini sıyırmadan vermedi tabağı. Üstüne de piknik köfte ve pirinç pilavı yedi. Köfteyi bir ısırıktan sonra bana ittirdi. (Yol yakınken vejeteryan mı yetiştirsek, sen ne dersin?) Ofise dönerken kağıt helva aldık. Ofistekilerle paylaştı. Sonrasında alt kattakilerle kanka oldu. Editörlerden biri animasyon filmleri dosyası hazırlıyordu onunla birlikte animasyon karakterlerine filan baktılar. Sonra film seyretmek istediğinde ona film de buldular. (Mogli diye ikna etmişti kızları) Ancak monitörde izlemem televizyon isterim dediği için plan suya düştü. Pek hevesli değildi ofisten ayrılmaya; bağıra bağıra şarkı söyleyerek takılıyordu ofiste.

Öğleden sonra erken çıktık berbere gittik yolda 30 dakika kadar uyudu. Berberin orda inerken uyandı, utangaçlık krizi nüksetti; 15 dakika sonra berberle arası düzelmişti. Berbere, saçlarını kestirmek istemediğini; annesinin istediğini ama kestirmeyeceğini anlattı. Babasının da istemediğini de ekledi. Ayrıca babasının da saçlarının kesilmesini istemediğini iletti.

Sonra ev; biraz salıncak; annesini beklerken çıtır elma kurusu ve bir iki kitap.