Lan Len Çeşitlemelerine Devam

Cumadan başlayarak tüm hafta sonuna dair anlatacak çok fazla konu, heyecan verici çok şey var aslında… Ama en son yazdığım Travis Bickle vakasıyda çok çok alakalı, bir nevi “Bölüm 2” olduğu için sadece Cuma akşamüstünü anlatmakla yetineceğim şimdilik…

Cuma öğleden sonra aldığımız ani bir kararla Cuma akşamımızı ertesi gün gideceğimiz kamp için hazırlık yaparak değil de tanımadığımız, yeni tanışacağımız insanlarla son derece önemli başka bir konuda sohbet etmeye karar verdik. (Bu konunun detaylarını sonraya saklıyorum, geçiştirilemeyecek kadar önemli ve heyecan verici çünkü)

Bir bu toplantıdayken Z. de teyzesiyle civarda gezinecek, dışarda idare edemez hale geldiğinde bize katılacaktı. Dolayısıyla dört kişi atladık arabaya; Cuma akşam trafiği, yollar, ışıklar kalabalık, daha ilk ışıkta duruşumuzda ilk bomba geldi… “Yürüsene len!

Eşim, arabaların kırmızı ışık yüzünden durduğunu, kızmasının ve söylenmesinin bir işe yaramadığını anlatıp bir çok araba olduğunu ve durmak zorunda olduklarını ifade etse de işe yaramadı… “Yürü diyorum len; yürüsene len!” (Buraya kadar tekil) “Yürüsenize lenler“…. (Bu da görüldüğü gibi çoğul kullanım)

Biz toplantıdayken teyze yeğen ufacık bir dondurmacının önündeki masalara otururlar; yan masada da mekanın sahibi bayan oturup Z’ye gülümsemektedir… Kadıncağız tam laf atmaya hazırlanırken bizimki atak davranır: “Ne bakıyo’sun len?” Söz konusu mekanın yanındaki dükkanın sahibi bey de bir ara Z’yi fark eder ve yaklaşıp adını sorar, başına geleceği ne bilsin: “Sana ne len?

(Eklemeden de geçmeyeyim, bu çıkışları gerçek birer çıkış olarak yapmayan Z, her iki durumda da hemen ardından ismini söyleyip sohbet etmeye başlayarak karşı tarafın kalbini kazanmış o ayrı… )

“Hala ne okuyonuz len?”

0 Comments

  1. Ü'len Zeynep çok komiksin bak güldürdün beni :)

Damla için bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

© 2024 Baba Olmak

Theme by Anders NorenUp ↑