Uzun zamandır yazmak istediğim bir derleme aslında bu… Üstelik yazmayı erteledikçe Z’nin incilerden maalesef unutulanlar oluyor…  Annemiz ufacık bir defter tutuyor incileri not etmek için, ben de aklıma ilk gelenler, son zamanlarda bizzat duyduklarımdan bazı favorilerimi yazıp sonra da annemizin defterinden kopya çekeceğim. (Hem onun defterinde gündüz biz yokken dökülen incilerden seçmeler de var)

– İki gün önce Meydan Alışveriş Merkezi’ndeki minikler için dönmedolabı gördü ve binmek istedi. Kapanış saatine çok yakın, hava karanlık, kimse yok, görevli çocuğun ısrarıyla baba-kız bindik. (Hiçbir sorun olmadığına, kesinlikle taşıyacağına ikna etmesi gerekti çocuğun beni) Minik dönmedolaptan etrafa bakınıp anneye el salladık… Sonra aşağıdan elinde beyaz renkli bir pamuk helvayla geçen bir abla gördü Z., kız pamuk helvadan büyük parçalar koparıp yiyordu… Bana dönüp, çok normal bir şeyden bahseder gibi, son derece sakin, “Abla tavşandan yiyor” deyip geçti…

– Banyoları artık duşakabinde, ayakta yapıyor. Duşun ahizesini yukarda yüksekte babasının boyuna göre ayarlanmış görünce “banyonun ucu çok yüksekte, yetişemiyorum ben, baba onu buraya taksın” dedi

– Annesinin kurabiye yaparken içine yumurta da koyacağını öğrendiğinde “içinden omletler çıkacak kurabiyenin” diye tepki verdi…

– Kendi kitabının sayfalarını karıştırırken  “Burası anne-babalar için, burası da ben’ler için” diye yazılı ve resimli sayfaları gösterdi…

– Kurşun kaleme inatla “turşun kalem” diyor, tükenmez kaleme de “mesela bu da iş kalemi” demişliği var… (Galiba, belki, mesela gibi kelimeleri inanılmaz kullanıyor)

– Bir akşam annesine (ben de yanındaydım, bizzat şahidim) “Ben uyurken el kullanıyorum” dedi. (Evet, birinin elini tutmadan uyumamaya devam ediyor)

– Üç tekerlekli bisikletinin bazı lüzumsuz parçalarını sökmeye çalışan bakıcı teyzesine “Mine’ye bir formil (formül) buldum, torna (tornavida) gerekiyor sana” demişliği var… (Bazen hepimizi korkuttuğu bir gerçek)

– Makarna yerken “enteresan bir şey” demişliği var… :)

– Bir restoranda garsonun uzattığı lolipop çok mahçup şekilde “Ama ben şeker yemiyorum…” diyerek reddetti (birkaç kere farklı yerlerde yaşandı bu durum) şaşırıyor adamlar ne yapsınlar… :)

Bu anların, sözlerin ucu yok aslında… Sonra devam edeyim en iyisi ;)